BBC - Simon Reeve's South America (2022)
Yıllar yıllar önce, 'düzenli' olarak belgesel izlemeye başladığım ilk zamanlarda, o dönemler merakım ve gençliğin verdiği 'dünyayı gezip görme' hayallerimi bir belgesel serisi inanılmaz ateşlemişti. Simon Reeves adlı bir gazetecinin doğrudan içinde anlatımını yaptığı Dünyanın üç önemli paraleli çevresinde, önce Ekvator, sonra Yengeç ve Oğlak Dönenceleri etrafındaki ülkeleri dolaşan ve ülkeleri tanıtırken tipik turist rotalarının ötesinde, gazeteci kimliğinin ön plana çıkarıp politik olarak karışıklıkların olduğu bölgeleri ve insan hikayelerine odaklanan bu özgün belgeseler serilerinin benim için hep ayrı bir yeri oldu. O zamandan beri Simon Reeves çeşitli bölgeleri ele alan bir çok seriye daha imza attı. Hatta bunlardan birinde Türkiye'ye gelişinde ünlü inşaat baronu ile yaptığı dramatik çekim ülke gündeminde baya ses getirmişti ama o mevzudan sonra bile kaç kişinin merak edip bırakın bu serileri, o bölümü bile izlediğini gerçekten tahmin edebiliyorum (muhtemelen sıfıra yakınsayan bir sayı...) Bu yazıda 'mutlaka izlemenizi önereceğim' yeni seri ise geçen ay yayınlanan ve Güney Amerika'yı ele alan beş bölümlük harika bir seri: BBC - Simon Reeve's South America.
Güney Amerika tarihsel olarak politik ve ekonomik zorlukların sürekli ve uç seviyelerde yaşandığı büyük bir coğrafyayı kapsıyor. Özellikle günümüzde uyuşturucu ticareti ile ilişkili suç dalgaları ve yozlaşmış hükümetlerin büyük ölçüde kaynağı olduğu ekonomik bunalımlarla adını duyuran ülkelere ev sahipliği yapan bölge, akıllarda hep bu yönleriyle yer etmiş durumda. Ana akım medyada çok yer verilmese de son dönemlerde de özellikle dünyadaki endüstrileşmenin bel kemiği olan madencilik ile ilerleyen yıllarda da birçok politik gücün odağında olacağı kesin bir bölgeden bahsediyoruz. Böyle olunca Simon Reeves'in bu serisinde, içinde her dolaştığı ülkede geniş tropik ormanların yerle bir edilip illegal altın aramalarından, çeşitli endüstriyel madenlerin çıkarılması için bölgedeki yerli halkın hiç bir hakkı gözetilmeden geniş verimli, sulak alanların yerle bir edildiği birçok hikayeye rastlıyoruz. Venuzuela'daki karışıklıklardan kaçıp bölgedeki diğer ülkelere sığınmaya çalışan milyonlarca mağdur insanların, tarım arazisi ormanların yok edilmesiyle su baskınları nedeniyle küçücük bir adacıkta yaşamak zorunda kalan çiftçilerin, Arjantin'de markette alışveriş yaparken bir hafta sonra gelecek zammı düşünen ve gelecek hayali kuramayan gençlerin (tanıdık gelmiş olmalı) hikayeleri neredeyse bölgenin ortak kaderini dramatik bir şekilde ortaya koyuyor.
Simon Reeves her ne kadar bu karışıklıkları yoğun olarak işlese de, aslında serinin her bir bölümü dramatik gerçeklerin yanında anlatıcının sıcaklığı ve umuda yer veren perspektifi ile aslında bir taraftan da hayat dolu bir özellik de taşıyor. Reeves'in serilerinde de en sevdiğim şey sanırım bu: 'toz pembe' belgeselciliğin ötesinde bir bakış açısı.
Belgeselin detayları ve indirme bağlantıları için: Docuwiki
Eski yazılardan: BBC - Tropic Of Cancer (2010)
Yorumlar
Yorum Gönder